Ana içeriğe atla

Kayıtlar

2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Sürdürülemiyor

Cruelty Free  Minimalizm  Sürdürülebilirlik ve Yenilenebilir Enerji İklim Krizi ve Karbon Ayak İzi     Kâinatın son elli yılda büyük bir hızla geldiği bu noktada, insan merkezciliğinin sebep olduğu çevre sorunları ve İdeolojilerin/otoritelerin insanlar üzerinde kurduğu hegemonya beni rahatsız ediyor. Sizi de ediyorsa ki etmeli, bu yazıda bazı konulara değindim; çünkü daha az zararla mümkün olduğunca çabuk gidiş; dünyayla bağı olmayan bir insanın dünyayla meselesi olanlara bırakmak istediği evren için kafa yorduğu.            •Cruelty Free Mevzuya bodoslama dalmak gibi olacak ama mevzu benim için tam olarak bu noktada başlıyor; markaların sürdürülebilir yaşam için, geri dönüştürülebilir ürünler piyasaya sürmesini gözlemlemek. Keşke her konuda minimalleşmeyi, çevreye duyarlı olmayı, hayvanları korumayı, geri dönüştürülebilir teknolojiyi, sürdürülebilir yaşamı, gelir eşitsizliği böyle ayyuka çıkmadan, alım gücü bu denli düşmeden, bu denli k...

Yol

Bir film sahnesi bazen düşündürüyor insanı. Olmak istediğimiz yerler var. Olması istenilenler sürüncemede. -yıllardır aynı bak. Pencerelerden dışarıları izliyorum hep. Yollar dağlar, ağaçlar var. Birileri yürüyor. Gün dönüyor. Yere bişey düşürüyor biri, arabasının farı yanmıyor diğerinin, geçen biri çöp kovasına çarptı, yitti sonra gün. Akşam oldu. Sokak lambaları yanıveriyor gün yitince. Kemikleri sızlıyor mezardakinin, ısınmıyor, aydınlamıyor hiçbir mezarlığın içi, soğuk bu aralar; karşı evin bacası tütüyor, güneş gelir birazdan, çok az ama işi başından aşkın.-yazgısına sarılmış uçuyor son kuş. .. Meşhur bir hikaye var onu bilirsiniz.-yol hikayesi.Yolculukta tanırmışsın insanı. İçe gidileni kastetmediler ondan şüphesiz, kanla, başla, ayakla yürülüneni diyorlar. Olsun yine de ne kadar tanıyabilirsin ki bir insanı, öyle hemen tanınılabiliniyor mu. -sen de herkes gibiymişsin- Başka olmak için uğraşılabilinirmiş gibi. Dönüp durup yaşıyoruz hepimiz. Dönüyor filmler, toparlanıp gidiyoruz, ...

falso

Yürekler bir akıllarda tek soru. -nasıl bu kadar uyumsuz olunur?- neden -nasıl bu kadar uyumlusunuz.- sorusunu sormaz kimse. Uyumsuzluğu değil de uyumluluğu anlamıyorum, nasıl mümkün olduğunu. İnsan neden uyumlu olur füreya? İtibar görmek için?-aman etliye sütlüye karışmayayım başım belaya girmesin politika gibi bu ilişkiler neden kötü olayım çıkarlarım var sorun istemiyorum herkesle geçinmek herkesle herkesleşmek istiyorum. -belki daha insani açıdan düşünelim- insan sevmek istiyorum. insanı olduğu gibi sevmek. bir arada yaşayabilmenin mümkün olduğunu kanıtlamak istiyorum/birbirimize sırt dayayabileceğimizi. güveniyorum, güvenilmek istiyorum.-ya da var olma savaşı açısından? -fikrim sorulsun önemseneyim birilerinin varlığıyla vücut bulayım. -yalnız kalma korkusu? -vakit geçer zaman ölür başkalarıyla bir aradayken yalnızlıktan kurumam. kuruyup çatırt diye kırılma ortadan. Yalnızlıkla fakat uyumsuzluk kardeş, ötekinin sonucu diğerinin başlangıcı. Yalnız kalmaktan mı ko...

Anarşist Ütopya

Anarşist Ütopya Mülksüzler. Olası bütün evrenler içinde oluşturulan bütün ütopyalardan haberimiz var, onu geçtik distopyaları bile okuduk. Neden.? Bunca kargaşalık içinde aradığımız ne. Neyi görmek istiyoruz. Olası mükemmel toplumu? Memnuniyetsizlik mi bu hâl.? Eşinizde sevdiğiniz beş özellik.? -Bazen rahatsız etse de mükemmeliyetçiliğin. -Neden rahatsız ediyor bazen? -Çünkü her şey mükemmel olamıyor canımın içi. İki olası evren var Mülksüzler'de. Biri Urras diğeri Annares. İsimlerinin hiç önemi yok aslında. Zibilyon tane de evren olabilir hakeza. En bilineni Thomes More'un Ütopyası. İnanmak istemiştim onu ilk okuduğumda güzel topluma. Fakat bazı unsurları uymadı bana. Uymuyorsa, sanırım cidden başkalarına da hiç bir şey uymuyor olabilir. Yoksa o zaman iyi toplum yok mudur? Annares'i Ursula K. Le Guin'nin, eşitlik unsuruyla ütopyaydı evet. Özgürlüğün, birbirlerine karşı sorumlu olmaktan geçtiğinden bahsediyordu. "Seni güç kullanarak engelleyen mi var? Burada güç ku...

Viva La Vida

  "Ben aşkın, acının ve devrimin kadınıyım." Eline ne kadar ölme fırsatı geçse de, ölmeyen kadın, Frida Kahlo, Meksikalı ressam. Fırsat diyorum bakmayın, bu sıra cidden, bi toparlanıp gitsek, biri sayfayı çevirse, bitse şu kitap. "Beni gerçeküstücü sandılar halbuki değildim. Ben hayallerimi değil gerçekliğimi resmettim." Without Hope Sanat tarihçileri onu büyülü gerçekçilik akımı içerisinde değerlendiriyorlarmış. Büyülü gerçekçilik, normal ya da gerçekçi kabul edilen sanat akımlarında olmaması gereken sihirli ve mantık dışı öğeleri içeren sanat akımı. Herkesin diline pelesenk olmuş kafası çiçekli bir kadın. Kimi de sırf bu sebepten, popülariteye kurban edip, aman yine mi Kahlo demiş. Eğri oturup doğru konuşacak olursak, Frida Kahlo'nun yaşantısı ve bu yaşantıdaki azmi etkiliyor hepimizi. Frida and Caesarean Operation Ama biliyoruz ki sanatçıların genel tavrı bu. Onlar zaten acılardan beslenir. Bir çoğunun hayatı muhtemelen Kahlo'nunki gibi zor geçmiştir. Fri...